en çok sevilenden vazgeçilen an

böyle elinin-kolunun feri kesilir, bir çuval bok gibi köşeye yığılıp kalman an meselesi olur.

ayrıyız fakat vazgeçtim mi bilmiyorum. kendime sorunca cevap veremiyorum da.

başkasını seviyorum diyodu bir sözüyle vazgeçmek imkânsız ama gerçekten başkasını sevdiğini anlayınca vazgeçtim hâlâ seviyorum ama vazgeçtim bugün bana gelse yüreğim yana yana bizden olmaz derim

benim elimi tuttuktan sonra başkasının elini tutuyorsa bitmiştir aga. kralın kızı gelsin dönmem yolumdan.

demek ki en çok sevilen değilmiş

vazgeçmek zorunda kalmıştım. senden vazgeçmicem demişti şu an 10 aylık bir ilişkisi var.. ben vazgeçemedim hala o ayrı..

ona ve aynaya baktıktan sonraki an

yerine başkasını bulunursunuz. doğanın kanunu bu.

çaresizliğin elini kolunu bağlandığı andır. çok sevdiğin halde, sırf mutluluğu için başkasına gitme ihtimalini göze almaktır.

gece 12.30'dan sabah 04.30'a kadar havaalanı giriş kapısından girip gitme demesini bekledim. girmedi, ben de geri dönmedim..

başkasını senin onu sevdiğinden daha çok seven bir insana ne yapabilirsin ki? denizden çıkmış balık gibi var gücünle çırpınır çırpınır ölürsün. asla seni sevmeyeceği düşüncesiyle başa çıkamıyorsun, hayatından da çıkaramıyorsun. ne zaman unutman gerektiğini düşünsen içinde bi ayaklanma : " ben seni unutmak için sevmedim"

genelde o an en vazgeçilmezinizden daha da vazgeçilmez birini kaybetme korkusunu yaşadıktan sonra geliyor.

ben vazgecmedim o vazgecirdi zorla vazgeçmeye sebep olan o an

ölüm olsa vazgeçmem dersin ama öyle bir söz söyler ki nefesin kesilir öyle mecazi de değil gerçekten kesilir. sonra aslında bir nefes etmediğini anlarsın. vazgeçersin. ve rahat bir nefes alırsın artık. geçmiş olsun.

valla o günlerden sonra bir daha hayatıma sokmam onu artık yanımda değil kafamda kalıcak

haberi bile yok ondan vazgeçtiğimden

"seninle eski sevgilimi unutmak için çıktım,seni sevmeye çalıştım ama olmadı sevemedim" dediğinde vazgeçmiştim ondan.

en çok sevdiğim annem ve zaten sevdiğim kişiler çok az. onlardan da vazgeçmem.

ikinci sans derler ya 4. ve 5. sansi da vermis biri olarak kalbiniz sogumuyorsa vazgecemezsiniz arkadaslar defalarca gitse bile..

gözlerinde başkasını gördüğün andır net

"artık çok geç oldu." diyip kapatmıştı o gün filmi. en sevdiği şeydi bir şeyleri yarım bırakmak. sonunu birlikte tamamlamayı daha çok seviyorduk. sonra bir gün aynı bu şekilde bitirdik kendimizi. böyle yarım kalarak. "çünkü her şeyin sonu kötüdür. " derdi. belki bir gün o güzel bitişi buluruz. bu sefer çok geç olmadan:))

umursamamaya başladığın an hayat güllük gülistanlık oluveriyor

yine teklif etmiştim. yine reddetmişti. ama bu sefer yüz yüze konuşalım demişti. buluştuk. konuşuyoruz. yaklaşık 4 saat boyunca her şeyi konuştuk. ama bizi hiç konuşmadık. konuyu hiç bize getirmedim. bize gelirse biz olmayacağız bir daha. adım gibi eminim. ayrılık zamanı gelince yürüdük biraz. artık sormam gerektiğini biliyordum. sordum o soruyu. +"neden?" -"sen istanbuldasın. ben erzurumda. görüşemeyeceğiz istediğimiz zaman. birbirimizin yanında olamayacağız. mesafe olunca olmuyor." dedi. haklısın dedim ayrıldık. uzun süre sonra kurban bayramında hayvan pazarında uzaktan gördüm. eskiden onu görünce dizlerim titrer, kalbim 4.5 atar, soğuk soğuk terlerdim. ama o gün bana yabancıydı. hem de o kadar yabancıydı ki kalbim sadece sinyal verdi bana. bir zamanlar o buradaydı diye. o günden sonra, o mutlu sonla bitecek hikayesini yaşamaya başladı. ben, benden bile yabancılaşmaya başladım.

2 gün önce yasadıgım lanet bir olay köpek gibi seviyorum ama bizden vazgectigim icin olmucagını bildigim icin dönüp af dilemesine ragmen olmaz dedim iste bu da bizim cıkmaz sokagımızmıs

o kadar seviyordum ki kac kez sevismemize ragmen, sex yapma teklifinin bile ondan gelmesine ragmen kiyamayip yapmamistim. ilk gecemize kalsin istedim, hersey helaliyle ve özel olacakti. ta ki telefonda "sana bisey itiraf etmem gerek" diyene dek. telefon elimden dustu dakikalarca kendime gelemedim. gözlerimden yaslar suzukuyordu. o hala alo alo diye heycanla bagirirken topladim kendimi ve son cumlemi kurdum ona "siktir git ve bi daha arama"

senden daha fazla deger verdigi biri varmış gibi hissedince ondan vazgecersin ama asla birakamazsın.bırakmadan pisman olursun o acıyla yasarsın

yanımdan başka bir elemanla geçip beni görmediği an

çok acı bişey kendisinden vazgeçmek zorunda bıraktı beni allahın cezası

gitmesine gidersin de.. vazgeçebilir misin orası muamma.. özgürlüğüm dediğiniz birlikteyken özgür olduğunuzu hissettiğiniz birini kaybettiniz mi ?

genelde hep benden vazgeçtikleri için yorum yapamıycam

bir kere kalbe girenden vazgeçilmez.. olsa olsa üstü örtülür beton felan dökülür

biriyle olduğu görmek aslında yine vazgeçmiyosun yine koyuyo insana silme ihtimalin artıyor

uçuşa geçmiş bir uçağın türbülansa girmesi gibi bir sallanma yaşamıştım ve ben o türbülanstan hala çıkamadım uygun bir havalimanıda bulup inemedim hala gökyüzünde bir oraya bir buraya savruluyorum.

unuttum derken bile hatırladığın kişiden vazgeçmekmi? ben beceremedim yapabileni tebrik ederim.

harcadığım 8 yılım sana hediyem olsun senden vazgeçerken kendimden de geçtim hadi eyvallah...

sanırım nefes almayı bıraktığım zaman vazgeçmiş sayacaklar, anlamayacaklar.

öyle bir an geliyor ki vazgeçiriyorlar kendilerinden. o andan sonrası; benim için önce kocaman bir boşluk sonrasında ise huzurdu.

aklini basina getiren , gozunun acildigi o son darbeyi yedigin an

senin onu önemsediğin değer verdiğin kadar onemsemedigini deger vermedigini anladigin vazgecmiyosun ama sende onemsemiyosun o zamanda degistin vazgectin oluyor

tahmin edildiği kadar buhranlarla dolu bir süreç değildir,ne filmlerdeki gibi ağır müzikle gelen bir draması vardır,ne de romanlardaki kadar edebi bir teşbihi vardır,inanın pat diye vazgeçiliyo,hayatın bize olağan diye yutturulduğu bu koşullarda hele öyle bir vazgeçiyosun ki hatta aklına geldikçe ne ara unuttum lan ben sorusunu sorarken buluyosun kendini sadece.

makyajsız gördüğünüz an

"kötü günümde yanımda olmadığın zaman vazgeçtim. canın sıkıldığında benimle paylaşmadığını,kırılacak veya tedirgin olacak olsam bile düşüncelerini açıkça söylemediğini anladığım zaman vazgeçtim. bana yalan söylediğini anladığım zaman vazgeçtim. gözlerime baktığında kalbinle bakmadığını ve bana hala söylemediğin şeyler olduğunu hissettiğimde vazgeçtim. her sabah benimle uyanmak istemediğini,geleceğimizin hiçbir yere gitmediğini anladığım zaman vazgeçtim. düşüncelerime ve değerlerime değer vermediğin için vazgeçtim. ağrılarımı dindirecek sıcak sevgiyi bana vermediğinde vazgeçtim. sadece kendi mutluluğunu ve geleceğini düşünerek beni hiçe saydığın için vazgeçtim. tablolarımda artık kendimi mutlu çizemediğim ve tek neden sen olduğun için vazgeçtim. bencil olduğun için vazgeçtim. bunlardan sadece bir tanesi senden vazgeçmem için yeterli değildi çünkü sevgim yüceydi. ama hepsini düşündüğümde senin benden çoktan vazgeçtiğini anladım. bu yüzden ben de senden vazgeçtim." frida kahlo.

her yerde takılıyo kız dediğin biraz ağır başlı olur!

ne alaka diyebilirsiniz ama ben bu başlığı görünce aklıma annem geldi. en sevilenim cigerimin köşesi. ona bişey olurda bu dünyadan göçerse artık herşeyden vazgeçebilirim. ondan vazgeçip hayata devam edebiliyorsam herşeyden vazgeçerim

sana uzak olduğu andır bilerek kasıtlı senden uzak duruyordur ve sana git demek için bu yolu seçmiştir o yüzden sende vazgeçmek zorunda kalırsın nalet hisler diye isyanı basarsııın

en çok sevileni bilmem ama, her başlangıç yeni bir vazgeçiş aslında..

eğer başkalarının yalanlarına inanmasaydı salı akşamı arabayla gelip beni akşam 7 de okulumdan alicakti gelmedi yağmurda tek başıma ıslandım. (oysa ki ondan birgün önce sabah beni okula bıraktığında üşürüm ben hep diyince duran arabanın kontağını açmıştı.) dişlerim ayazda titrediğinde vazgeçtim sözlük. sizi bilerek üşüten adam bidaha ısıtamaz çünkü aga ben herşeyi unuturum o akşamı unutmam.

eğer başkalarının yalanlarına inanmasaydı salı akşamı arabayla gelip beni akşam 7 de okulumdan alicakti gelmedi yağmurda tek başıma ıslandım. (oysa ki ondan birgün önce sabah beni okula bıraktığında üşürüm ben hep diyince duran arabanın kontağını açmıştı.) dişlerim ayazda titrediğinde vazgeçtim sözlük. sizi bilerek üşüten adam bidaha ısıtamaz çünkü aga ben herşeyi unuturum o akşamı unutmam.

Yaşayamadığımız ihtimallerin ağırlığında ezilirken her geçen gün onun bir uzak bir yakın bir sevecen bir soğuk olması çok yordu beni. Ona rağmen vazgeçmedim. Her defasında başladığımız noktaya dönmek de vazgeçirmedi. Ortasında çiçek açmış bir duvar gibi yarınlara umut veren koca bir engel oldu. Aşamadım. Ama gücüm de kalmadı. Şimdi vazgeçiyorum her şeyden önce kendimden..

Bana aşıkmış gibi davranıp bi yandan da kızlardan ayrılmak için adımı kullanması